KATALOG NOTLARI
Altınla çekilmiş tuğrasının kenarları çok ince siyah mürekkeple tahrirlenmiş. Tuğranın iç ve dış beyzesi ile kürsü kısımları bulut, yaprak ve çiçek motifleriyle tezhiplenmiş. Alt kısmında kadıların tasdiki yer almakta. Vakfiyenin üst kısmındaki serlevha altın, lacivert, siyah ve bordo renkte döneminin tüm özelliklerini taşıyan motiflerle tezhiplenmiş. Serlevhanın ortasında Besmele yer almakta. Altın ve siyah mürekkep kullanılarak rık’a hatla yazılmış. “Öncelikle verdiği nimetlere karşılık Allah’a hamd ve Peygamber’imize ve arkadaşlarıma selamla başlar. İlim tahsil etmenin önemi, hayır ve bir malı başkalarının yararına olarak vakfetmenin önemi, hayır ve bir malı başkalarının yararına olarak vakfetmenin ehemmiyetinden bahsedilir. Dünyada ne ekilirse (ne iyilik yapılırsa) ahrette onun biçileceği belirtilir. Allah’ın rızasını gözeterek Defterdar Ahmed bey B. Abdullah’ın malını vakfettiğinden ve Allah’ın mükafatını kat kat vereceğinden bahsedilir. Vakfedilen yerin Dimetoka Nahiyesi’ne bağlı Ahmed Fakih diğer ismi Eceköy olan köyün tamamının olduğu belirtilir. Bundan sonra buranın alınıp satılamayacağı, mülk edinilemeyeceği ve miras bırakılamayacağından bahsedilir. Vakfın mütevelliliğini ölünceye kadar Ahmed bey kendisine hasr eder. Öldükten sonra nesilden nesile çocuklarına, bunların da nesli bittikten sonra kölelerinin en iyisine şart koşar. Bunların da nesli bittiği zaman o zamanın hakiminin seçeceği kişiye bırakır. Vakfa mütevelli olanların vakfa sahip çıkması ve hasılatlarını toplama görevi verilir. Vakfın gelirlerinin de bir takım görevlilere verilmesini şart koşar: - Gelirlerin bir kısmını kendisine şart koşar. - Otuz dirhemini mezarının başında hergün 12 adet İhlas Suresi’ni okuyup ruhuna hediye eden kişiye şart koşar. - Otuz dirhemini Kuran okumak için mezarına gelen kişilere mezarın kapısını açan, kapayan ve kandillerini yakan kişi ile kandil yağı ve hasır masrafı için şart koşar. - Otuz dirhemini vakfın rakabesine (ana parasına) şart koşar. - Bir kısmını dönemin naibm (hakim)lerinin yiyecek içecek ihtiyacı için şart koşar. - Sonra Müderris (üniversite hocası) Kasım’ı vakfına mütevelli tayin eder. Sonra buraların vakfedildiğine dair mahkeme kayıtları tutulup şahitlerin şahitliklerine müracaat edilir. Böylece bu köyün kesinlikle vakfedildiğine kadı huzurunda karar verilir. Bundan sonra bu vakfı değiştirmeye çalışanların, bu yolda girişimde bulunanların Allah’ın cezasına müstehakk olacakları ve lanetleneceklerinden bahsedilir. Bu vakfı yapanın sevabının da Allah tarafından kat kat verileceği belirtilir.” Şahitler: Mevlana Muslihiddin El-Kesteli, Mevlana Muhyiddin el-Hac Hasan, Sinan b. Mehmed, İshak b. İbrahim Büyük Vezir, Mevlana Hamid, Sinanüddin es-Suyusi, Mesih b. Abdülbay, Ahmed Çelebi Fenerli, Mevlana el Hac Muslihiddin Abdullah, Davut b. Abdülvedud, Sinan Çelebi Ohrili, Mevlana Muhyiddin. 49 satır.