Emin Barın Hat Koleksiyonu

Müzayede : Sonbahar 2008 - 1 - Emin Barın Hat Koleksiyonu
Kategori : Tablo

– 1992’de IRCICA yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan ve Uğur Derman tarafından hazırlanan “İslam Kültür Mirasında Hat San’atı” kitabı, no.180’de yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

El alışkanlıklarını kaybetmemek için hattatların vakit buldukça yaptığı karalamalar, san’atlarını

icra etmeleri ve tarzlarını oluşturmaları hakkında tamamlanmış eserlerden daha fazla bilgi ihtiva eder.

Bu nedenle de tarih boyunca büyük hattatların karalamaları birer hazine gibi elden ele geçirilerek muhafaza edilmiştir.

İşte en önemli Osmanlı hattatlarından Şeyh Hamdullah’ın elinden çıkma bir karalama.

Irvin Cemil Schick M.I.T. Araştırma Görevlisi.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

HASAN RIZA

Üsküdar’da doğdu. Babası Tırnova posta müdürü Ahmet Nazif Efendi’ydi. Hafız Münib Efendi’nin mektebinde okudu ve ilk yazı dersini burada aldı. Meşhur hattat Yahya Hilmi Efendi hocası oldu.

Pertevniyal Valide Sultan’ın Kapı Çuhadarı olan amcası Hüseyin Efendi, yeğeni Hasan Rıza’yı Vali’de Sultan’a rica ederek Müzika-yi Hümayun’a kaydettirdi. Hasan Rıza ve Şefik Bey’den icazet aldı. Kazasker Mustafa İzzed’in de öğrencisiydi. Önce Müzika-yi Hümayun İmamlığı’na, sonra, Şefik Bey’in emekliğe ayrılmasıyla Hümayun hat hocalığına tayin edildi.

Medrese-tül Hattatin (Hattatlar Medresesi) açıldığında, oraya sülüs, nesih ve reyhani hocası oldu.

XIX. yüzyılın sonu ile XX. yüzyılın başında yaşamış hattatların en değerlilerinden bir olan Hasan Rıza Efendi, 19 Kuran-ı Kerim yazdı. Cihangir Cami’nin levhaları,Sultan Selim Cami’deki Hilye-i Saadet’i, Söğüt’de yapılan Camideki ve Mekke’de Makam-ı İbrahim’de asılı bulunan

ilk dört halifenin yazıları kendisine aittir.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Şevket Rado tarafından hazırlanan “Türk Hattatları” kitabı, s.227’de yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

İBRAHİM ALAEDDİN

Yazıyı Şefik Bey’den öğrendi ve icazet aldı. Daha sonra kendisi de birçok öğrenci yetiştirdi.

Pek çok sülüs, nesih, celî kıt’a ve levha yazdı.Orhaniye Camii’ndeki yazılar, levhalar, Beşiktaş’taki Sinan Paşa Cami’nin pencereleri üstündeki “Allah” yazılı levhalar onun eserleridir.

– 1982’de Kültür Bakanlığı Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan ve Uğur Derman tarafından hazırlanan “Türk Hat Sanatının Şaheserleri” kitabı, no.30’da yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

İşte bu müzayedenin gizli hazinesi: İmzalı olmamakla birlikte Mustafa Râkım’ın olduklarına şüphe bırakmayan iki çift müteselsil sülüs satırdan oluşan meşk kıt’aları.

Birinci satırda Rabbi yessir... duası, ikinci satırda elifba harfleri, üçüncü ve dördüncü satırlarda ise ba ve cim harflerinin başka harflerle birleşmesi gösterilmektedir. Şüphesiz daha birçok sayfası bulunan bir müfredat meşkı’nın ancak bu kadarı günümüze ulaşmış, gerisi kayıplara karışmıştır.

İlk gördüğüm anda vurulduğum bu kıt’alar hakkında sözü Uğur Derman’a bırakayım: Bu sülüs meşkını Mustafa Râkım dehâsına yaraşır bir tarzda tertib etmeyi başarmıştır ki, harf ve kompozisyon güzelliği itibariyle benzeri olmayan Râkımâne bir şâheserdir. Asıl kâğıtlardaki tezyinat dönemine aittir, gerisi Rikkat Hanım’ın eseridir.

I.C.S.

MUSTAFA RAKIM

Ünlü hattat İsmail Zühdi’nin kardeşidir. Medrese eğitiminin yanısıra hat öğrenimini de sürdürdü.

On iki yaşındayken Derviş Ali ve İsmail Zühdi’den icazet aldı. Sultan III. Selim’in oğlu şehzade II. Mahmud’a hat dersi verdi. Sultan II. Mahmud’un hocasına gösterdiği itibar sayesinde 1809’da İzmir, 1814’de Edirne 1816’de Mekke, 1818’de İstanbul kadılıklarında bulundu. Osmanlı tuğrasını yeniden derleyerek standart ölçülere getirdi. Sultan III. Selim, Sultan IV. Mustafa ve Sultan II. Mahmud tuğralarına sonradan değişmeyecek olan son şekillerini verdi. Fatih Nakşidil Sultan Türbesi’nin ve Nusretiye Cami’nin kuşak yazıları kendisine aittir.

– 1992’de IRCICA yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan ve Uğur Derman tarafından hazırlanan “İslam Kültür Mirasında Hat San’atı” kitabı, no.94’te yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– 1982’de Kültür Bakanlığı Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan ve Uğur Derman tarafından hazırlanan “Türk Hat Sanatının Şaheserleri” kitabı, no.46’da yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

KAZASKER MUSTAFA İZZET

Tosyalı’da doğdu. Babası Destanağazade Mustafa Ağa’nın ölümünden sonra İstanbul’a gitti. Fatih’te Başkurşunlu Medresesi’nde çalıştı. Üç sene Silahdar Gazi Ahmed Paşazade Ali Paşa Dairesi’nde bilgisini artırdı. Bu arada yazı öğrenmeye başladı. Uzun zaman ney çaldı ve hanendelikle ilgilendi. Hamidiye Evkafı kaymakamı Çömez Mustafa Vâsıf Efendi’den sülüs ve nesih, Yesarizâde Mustafa İzzed’ten tâlik meşk ederek icâzet aldı.

Sultan Abdülmecid’in tahta çıkmasıyla, Eyüp Câmi hatipliğine atandı ve daha sonra ikinci imam oldu. Muhtelif tarihlerde Selânik, Mekke, İstanbul kadılığı ve 1849’da Anadolu Kazaskerliği yaptı. Arkasından şehzadelere yazı hocası oldu. Çok kıymetli hattatlar yetiştirdi. Mehmed Şefik, Muhsinzade Abdullah, Vahdeti, Abdullah Zühtü, Burdurlu Hâfız Osman, Mehmed Hilmi ve İlmi öğrencileri arasındaydı.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Kazasker Mustafa İzzed Efendi’nin “İmamü’l-Evvel-i Emîri’l-Müminîn Abdülmecîd Hân” şeklinde, mevkiini belirterek imzaladığı, sülüs satırı da, nesih satırları da gönlü okşayan bir hadis kıt’ası. 

Allah veliyü’t-tevfik ibaresini birçok hattat yazmıştır ama pek azı buradaki kadar zarif bir netice elde edebilmiştir. Keşîdeli ye’nin üzerindeki kocaman şedde ve ötre işaretleri nefis bir denge unsuru oluştururken, fe ve kaf harflerine verilen keşîdeler de nisbeten kısa olan bu ibareyi güzelce uzatmıştır.

Yine de koltuklar hayli dar kalmış, ancak içlerindeki, on altıncı yüzyıl tezyînâtından mülhem bulutlu tezhîb, esere ihtişam katmıştır.

I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

İSMAİL ZÜHDİ

Karadeniz’in Ünye kasabasında doğdu.

Babası ile İstanbul’a geldi ve Ahmed Hıfzı Efendi’den aklâm-ı sitte öğrendi. 1766’da icâzetle beraber Zühdi mahlasını aldı. Sultan III. Mustafa devrinde Enderûn-ı Hümayun’un hat hocalığına getirildi ve ölümüne kadar bu görevde kaldı. Saray-ı Hümâyun hattatı oldu, 40 mushaf, sayısız kıt’a, murakka ve Hilye yazdı. Yetiştirdiği hattatlar arasında kardeşi Mustafa Rakım da yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

İsmail Zühdî’nin en önemli eserinin kardeşi büyük hattat Mustafa Râkım olduğunda herhalde ittifak vardır ama, sülüs-nesih kıt’alarının ve hattâ karalamalarının her birinin gözü, gönlü ferahlatan nefasette olduğunu da kimse inkâr edemez sanırım.

Hiç tashîh gerektirmeyecek mükemmellikte harfler çıkarmaktaki mahareti dillere destan olan İsmail Zühdî, Hâfız Osman tarzının en başarılı temsilcilerindendir.

Bu kıt’anın sülüs satırını, Şeyh Hamdullah’ın İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi’nde bulunan ve birçok hattata ilham kaynağı teşkil etmiş olan ünlü kıt’asıyla kıyaslamak, ikisinin arasındaki benzerlikleri de, ince farklılıkları da tesbit etmek açısından öğreticidir.

I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Hat öğreniminin başında tekrarlanması âdet olan bir dua vardır: Kolaylat Rabb’im,

güçleştirme; tamamlat Rabb’im, hayırlısıyla.

Bu duayı hem sülüs, hem nesih olarak bu kıt’aya yazmış olan Mustafa Kütâhî, on sekizinci yüzyılda yaşamıştır.

I.C.S.

MUSTAFA KÜTAHİ

Kütahya’da doğdu. “Şeyhzade” diye tanınırdı.

Fatma Sultan Cami’nin imamına damat oldu. Hüsnühattı Rodoslu’dan yazdı.

Ketebeli. Sülüs ve nesih hatla Besmele ve Hadis-i Şerif’ler yazılı. Alt kısmında “Yardım ancak Allah’ın yardımıyladır ve o ne güzel yardımcıdır” yazılı. Rikkat Kunt tarafından altın muhtelif motiflerle tezhiplenmiş.

Boyut: 33 x 27 cm.

Fiyat: 6.000 TL / $392.200,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

On dokuzuncu yüzyılda sülüs-nesih üslûbunda etkileri bugüne kadar devam etmiş olan bir yol ayırımı vuku bulmuştur. Bu iki yoldan biri Kazasker Mustafa İzzed Efendi’ninki, diğeri ise işte bu kıt’anın sahibi olan Mehmed Şevkı Efendi’ninkidir.

Hangisinin “daha iyi” olduğunu belirlemeğe çalışmak, abesle iştigaldir elbette. Ama Şevki Efendi’nin sıralanmış inci tanelerini anımsatan nesih yazılarını görüp de hayran olmamak elde değildir.

I.C.S.

MEHMED ŞEVKİ

Kastamonu’da doğdu. Küçük yaşta İstanbul’a getirildi.

Dayısı hattat Hulusi Efendi’den sülüs ve nesih’i öğrendi.

Henüz 12 yaşında iken icazet aldı. Hayatı boyunca Harbiye Nezareti’ne bağlı “Menşe-i Küttab-ı Askeri”de hocalık yaptı. Yıldız’da Şehzadeler’in ve mevki sahibi olan şahısların çocukları için açılan okulda ders verdi. Şevki Efendi Bakkal Arif’in de hocasıydı. Eserleri Topkapı Sarayı Müzesi ve bir çok camide yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

İşte Hasan Rıza’nın neden nesih hattının büyük üstadlarından addedildiğini apaçık bir biçimde gözler önüne seren bir kıt’a.

Hepiniz birer hükümdarsınız ve hepiniz hükmünüz altındakilerden sorumlusunuz anlamında, gerek toplumsal, gerekse siyasî otoriteyi tanımlayıcı nitelikteki ünlü bir hadisi esas alan bu eserin nesih bölümünde, ard arda gelen boru kef’leri yazıya müstesna bir ritm kazandırmış.

I.C.S.

– Şevket Rado tarafından hazırlanan “Türk Hattatları” kitabı, s.259’da yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

İSMAİL HAKKI ALTUNBEZER

Sülüs ve nesih hattı babasından öğrendi.

Tuğra çekme, divanî, celî, divanî ve celî hatları Sami Efendi ile meşk etti. Sanayi-i Nefise Mektebi’nin resim bölümünden birincilikle mezun oldu. Yazılarının tezhibi ile de ilgilenirdi. Altunbezer soyadını alması da bu meziyetindendir.

Ketebeli. Sülüs ve nesih hatla Hadis-i Şerif’ler yazılı. Ebrulu bordürü dönemine ait, koltuk kısımlarındaki ebru ise Necmeddin Okyay tarafından yapılmış.

Boyut: 41 x 35 cm.

Fiyat: 7.000 TL / $457.500,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

“YEDİKULELİ” SEYYİD ABDULLAH

İstanbul’un Yedikule semtinde doğdu. Soyu Hz. Muhammed’e dayandığı için imzalarında seyyidliğini zikrederdi. Bir diğer adı da Emir’dir. 17 yaşında iken Hâfız Osman’dan aklâm-ı sitteyi meşk etmeye başladı. 40 ay gibi kısa sürede icazet aldı. İmrahor Cami imamet vazifesini ömrünün sonuna dek sürdürdü. Mushaf, En’am, sayısız kıt’a, murakka, Hilye ile sair kitaplar yazdı, pek çok öğrenci yetiştirdi. “Eğrikapılı” Mehmed Rasim Efendi ve Şekerzâde Mehmet Efendi en tanınan öğrencilerindendi. Sultan III. Ahmed’in ilgisiyle Topkapı Sarayı’nın meşk muallimliğine getirildi.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli. Nesih hatla Hadis-i Şerif’ler yazılı. Ebrulu bordürü daha geç döneme aittir.

Boyut: 30 x 23,5 cm.

Fiyat: 5.000 TL / $326.800,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

HAFIZ OSMAN

Hafız Osman, Türk hat sanatının Şeyh Hamdullah’tan sonra gelen ikinci dehasıdır. İstanbul’da doğdu. Kur’an-ı Kerim’i küçük yaşta hıfz ederek Köprülüzade Fazıl Mustafa Paşa’nın himayesinde yetişti.

Hat sanatına ilgisi nedeniyle Derviş Ali’den ders almaya başladı. Ancak hocası, yaşlılığı nedeniyle bu istidatlı öğrencisinin Suyolcuzade Eyyubi Mustafa Efendi tarafından yetiştirilmesini istedi.

Hafız Osman ilk hocasından kalan eksiklerini tamamlayarak yeni hocasından 1659 yılında Aklam-ı Sitte’den (sülüs, nesih, muhakkak, reyhani, tevki ve rik’a yazı türleri) icazet aldı.

Bu icazetten sonra da Şeyh Hamdullah hattının tüm özelliklerini öğrenmeye başlayarak eserlerini inceledi.

40 yaşından sonra hat sanatında yenilikler arama çalışmalarına başlayan hattat, Şeyh’in harflerine kendi yaratıcılığını ve zevkini de katarak 1679’dan itibaren kendi üslubunda eserler vermeye başladı. Aklam-ı Sitte’yle verdiği eserler arasında Kur-an’lar, En’am-ı Şerifler, Delail-i Hayrat’lar, kıt’alar, karalamalar ve murakkalar sayılabilir.

Hafız Osman’ın hat sanatına getirdiği bir diğer buluş ise kendisinden önce hiç rastlanmayan levha şeklindeki Hilye-i Şerif’lerdir.

Şehzadeliği sırasında Sultan III. Ahmed’e ve saltanatı sırasında Sultan II. Mustafa’ya yazı hocalığı da yapan Hafız Osman arkasında hat sanatına yeni bir ekol, onun sanatına ulaşmaya çalışan öğrenciler, müzelerin başyapıtları olan eserler bıraktı.

Boyut: 33,5 x 28 cm

Fiyat: 15.000 TL / $980.400,00

Ketebeli. Muhakkak ve nesih hatla “Akıl bize rububiyeti idrak için değil kulluk vazifesini yerine getirmek üzere verilmiştir”, “Vücüdün rahatlığı az yemekte, dilin rahatlığı az konuşmakta, ruhun rahatlığı az uyumakta, kalbin rahatlığı da intikam hissinin azlığındadır”, “Sözün güzeliyle iyi insanlar aldatılabilir. Garib seveni olmayan kimsedir”, “Geçimin selameti çiftçiliktedir”, Cepte bulunan az, bulunmayan çoktan hayırlıdır”, “Hiç ölmeyecek gibi dünya hayatın için, yarın ölecek gibi ahret hayatın için çalış”, “Siyaset riyanın ışığıdır”, “Ahmak kimseye öğretmek ömrü heba etmektir”, “Devlet ikbale ererse, akıl nefsani arzuları yener; idbare uğrarsa nefsani arzular aklı yener”, “Yağmur duasına çıkmazmısın?”, “Siz kulluğunuzu yerine getirin; O, Tanrılığını daha iyi bilir” yazılı. Klâsik tarzda altın muhtelif motiflerle yapılmış tezhibi daha geç döneme ait.

– 1982’de Kültür Bakanlığı Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan ve Uğur Derman tarafından hazırlanan “Türk Hat Sanatının Şaheserleri” kitabı, no.3’te yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Şeyh Hamdullah, Osmanlı hat san’atının başlangıcı sayılır. Yâkut tarzını nesh ederek kendi tarzını ortaya koymasından bir nesil sonra Osmanlı topraklarında onun üslûbuna tâbi olmayan hattat kalmamıştı. Bu çok güzel muhakkak-nesih kıt’ası, işte kendi tarzını ortaya koymağa başladığı yıllara aittir.

Eserin bir ilginç özelliği de, iyi insan olmak, hayatını doğru yaşamakla ilgili, Aristoteles’ten, Eflâtun’dan Hz. Ali’ye kadar çeşitli kimselerin özdeyişlerini toplamış olmasıdır.

I.C.S.

ŞEYH HAMDULLAH

Amasya’da doğdu. Babası Mustafa Dede Buhara’dan Amasya’ya göç etti. Altı çeşit yazıyı Yâkut Mustâ’sımı’nın öğrencisi Abdullah Sayrafî’den öğrenen Hayreddin Mar’aşî’den ders aldı. Sultan II. Bayezid tahta çıkmadan önce Amasya’da vali idi. Şeyh Hamdullah’ı orada tanıdı. Sultan II. Bayezid’in de yazıya meraklı olması Hamdullah’ın hayatında yeni bir ufuk açtı. Sultan II. Bayezid Şeyh Hamdullah’tan yazı dersi ve icazet aldı. Bayezid tahta çıktıktan sonra Hamdullah’ı İstanbul’a davet etti. Ona Topkapı Sarayı’nda Harem-i Hümayun’da bir meşk odası verdi. Okmeydanı Okçular Tekkesi’nin şeyhi idi. “Şeyh” ünvanı da oradan gelmektedir. Sultan, incelemesi için ona Yakut’un yazılarından yedi levha verdi. Hamdullah kırk gün kırk gece, hiç dışarı çıkmamak şartıyla levhalardaki yazıları tetkik etti. Sonunda Yakut yazısına öyle bir hava verdi ki görenler hayran kaldı. Topladığı bu hayranlık Hamdullah’ın şevkini arttırdı. Sultan’ın kendisine olan hayranlığı ulema takımının Hamdullah’ı kıskanmasına sebep oldu. Yavuz Sultan Selim tahta geçince Hamdullah’ın yıldızı sönük bir hal aldı. Şeyh bu devrede Alemdağ’ın da küçük bir kulübeye çekilerek günlerini ibadetle geçirmeye başladı. Kanunî tahta çıktığında Yavuz’dan görmediği itibarı ona göstermeyi düşünerek onu huzuruna davet etti. Kendisinden Kur’an-ı Kerim yazmasını istedi. 47 Kur’an yazan Şeyh’in Enam, Evrad, Cüz olarak yazdıkları bini geçti. Çok sayıda kıt’a ve murakka yazdı. Bayezid Câmi’nin mihrabında, orta kapısında, Davut Paşa, Firûz Ağa ve Edirne’deki Bayezid Cami’nin kapılarında bulunan kitabeler ona aittir. Eserleri, Topkapı Sarayı Müzesi ve diğer müzelerde yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

MACİT AYRAL

İstanbul’da doğdu. Sülüs ve nesihi Beylerbeyi’nde Hamidiye Mektebi’nde okurken, Hocası Ali ve Enderunlu Ahmet Rakım Efendi’lerden öğrendi.

Hattat Şefik Bey’e hayrandı ve yazısına çok çalıştı. Medresetü’l-Hattatin’e devam etti. İsmail Hakkı Bey’den celî sülüsünü, Hulusi Efendi’den talik yazısını ilerletti. 1955 yılında Irak’a hat hocalığı için gitti. Şişli, Levent, Şile, Seyid Ahmet, Bebek, Yeşilköy Kemer Hatun ve Davut Paşa camilerinde celî yazıları yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– 1992’de IRCICA yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan ve Uğur Derman tarafından hazırlanan “İslam Kültür Mirasında Hat San’atı” kitabı, no.182’de yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Halim Efendi’nin eline kalem alıp “çatır çatır” celî şaheserler döktürdüğü meşhurdur ama, bu eseri belki de hepsini geride bırakacak niteliktedir.

Ressam Feyzullah Dayıgil’in kışkırtmasıyla bir oturuşta yazıverdiği bu keşkekçinin keşkeklenmiş keşkek kefçesi ibaresindeki 11 kef harfiyle diğer dişli ve başlı harfleri satıra bu kadar maharetle oturtması, sondaki mâkus ye harfiniyse sanki cetvel kullanmışçasına boydan boya kalemiyle çizivermesi, bir hüsn-i hat mucizesi addedilse yeridir.

Tezhib, Rikkat Hanım’ındır.

I.C.S.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.8’de yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

HAMİD AYTAÇ

Diyarbakırlıdır. Asıl adı Musa Azmi’dir. Diyarbakır Askerî Rüştiyesi’nde ve Diyarbakır İdadisi’nde okudu. İlk yazı derslerini bu okullarda aldı. 1908’deİstanbul’a geldi. Yazı sanatını geliştirmek için meşhur hattatlardan dersler aldı. Hacı Nafız Bey’den celî sülüsü öğrendi.

– 1982’de Kültür Bakanlığı Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan ve Uğur Derman tarafından hazırlanan “Türk Hat Sanatının Şaheserleri” kitabı, no.21’de yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Mahmud Celâleddin’in üslûbu için sert denir, mağrur kişiliğinin yansıması olduğu söylenir.

Min gayri haddin, ben, celî yazılarında bile hat san’atının en ilginç ve en orijinal san’atçılarından biri olduğunu düşünüyorum. Zaten bir san’atçının karakteri, eserlerine bu kadar basit ve dolaysız bir şekilde yansımaz ki!

Hareke ve tezyîn işaretlerinin kimisi siyah, kimisiyse lâl mürekkeple yazılmış olduğu bu zarif levhada Arapça bir beyit yer almaktadır: Muhammed insandır, [ama] insana benzemez; taşların arasında yâkut gibidir.

I.C.S.

MAHMUD CELÂLEDDİN

Kafkasya’da doğdu. Şeyh Hamdullah ve Hafız Osman’dan ilham alarak kendi ekolünü oluşturdu. Kişilik özelliklerini hemen hemen tüm eserlerine yansıttı. Diğer hatatlardan farklı olarak imzasını yazılarının çeşitli yerlerine atardı. Nesih, sülüs vecelî yazıları olan hattat, Eyüp Camii imaretinin iç kitabelerini ve Mihrişah Sultan Türbesinin yazılarını yazdı. Eserleri birçok müze ve koleksiyonda yer almaktadır.

Ketebeli, h.1389 (1969) tarihli. Celî sülüs hatla ortasında “Allah celle şanuhu Muhammed aleyhisselam” köşelerinde 4 Halife’nin isimleri yazılı. Rikkat Kunt tarafından altın ve muhtelif renk ve motiflerle tezhiplenmiş.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Boyut: 40 x 35 cm.

Fiyat: 5.000 TL / $326.800,00

Ketebeli, h.1361 (1942) tarihli. Sülüs talik ve celî divanî hatla “Allah yeter, kalanı geçici hevestir” ve “Ağustos 1942 Yakacık gezisi hatırası” yazılı.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Doğrusu ben pikniğe çıkmayı sevmem; Diana Rigg’in bir filimde söylediği gibi, “Doğa, birtakım kuşlarla hayvanların çiğ vaziyette dolaştığı bir yerdir” bana kalırsa! Ama belki bu levhanın hatırası olduğu 1361/1942 Yakacık gezisi gibileri bana da nasib olsaydı, dört duvar arasından daha sık burnumu çıkarırdım dışarıya. Tuğrakeş İsmail Hakkı Bey ile Necmeddin Hoca’dan ilki celî sülüs, diğeri celî ta’lîk iki Allah bes bâki heves yazısı.

I.C.S.

Ketebeli, h.1389 (1969) tarihli. Levhada yer alan yazı çeşitleri: Kufi, sülüs, rık’a, nesih, muhakkak, tevki, ince tevki, talik, hurde talik, divanî, celî divanî. Rikkat Kunt tarafından altın muhtelif motiflerle tezhiplenmiş.

Boyut: 62 x 46 cm.

Fiyat: 15.000 TL / $980.400,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Hamid Aytaç’ın en belirgin özelliklerinden biri, herhalde yeteneklerinin enginliği, ihâtası olsa gerektir.

Sanki bunu vurgulamak istermişçesine yazılmış bu Hutut-ı Mütenevvia levhasında kûfî’den tutun da sülüs’e, nesih’e, celî sülüs’e, muhakkak’a, reyhânî’ye, tevki’ye, rıkaa’ya, dîvânî’ye, celî dîvânî’ye, rık’a’ya, ta’lîk’e, celî ta’lîk’e kadar hat san’atının birçok yazı türü, hiç sekmeyen bir maharetle peş peşe sıralanmış burada.Üstelik o yetmiyormuş gibi levhanın tezhibi de geçen yüzyılın en büyük tezhib sanatçılarından Rikkat Hanım’ın eseridir.

I.C.S.

Boyut: 40 x 36 cm.

Fİyat: 12.000 TL / $784.300,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli. Sülüs hatla Fatiha Suresi yazılı. İç ve dış bordürü altın yaprak ve çiçek motifleriyle tezhiplenmiş.

Boyut: 46 x 32 cm.

Fiyat: 10.000 TL / $653.600,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Fâtiha suresini sülüs kalemiyle birçok hattat yazmıştır: Mustafa Râkım, Ahmed Râkım, Kâmil Efendiler ve diğerleri. Bu da Mahmud Celâleddin’in bu tarzda tertib ettiği Fâtiha’lardan.

Hattatın Besmele’nin bismi kısmında muhakkak bir mim harfi kullanması, en aşağıya rıkaa hattıyla sadakAllâhü’l-azîm ve belleğa Resûlühü’l-kerîm ibaresiyle ketebesini yerleştirmesi, bu levhanın kayde değer özelliklerindendir.

I.C.S.

Ketebeli, h.1240 (1824) tarihli.

Boyut: 60 x 48 cm.

Fiyat: 15.000 TL / $980.400,00

Sülüs hatla Hz. Muhammed’in 10 mucizesi

1. O’nun gölgesi asla yeryüzüne düşmemiştir.

2. O’nun küçük abdesti yeryüzünde asla çıkmamıştır.

3. Doğruluktan hiç ayrılmamıştır.

4. Asla ihtilam olmamıştır.5. O’na asla sinek konmamıştır.

6. Gözler uyur kalbi uyumazdı.

7. Önünü gördüğü gibi arkasını da görürdü.8. Hiçbir hayvan ondan kaçmamıştır.9. Sünnetli doğmuştur.10. Bir mecliste oturduğu zaman herkesten büyük ve heybetli görülürdü.) yazılı. Altın yaprak ve çiçek motifleriyle tezhiplenmiş.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Bir gün rahmetli Emin Bey’i ziyaret ettiğimde, sanırım yeni edinmiş olduğu bu levhayı elime tutuşturdu, dudaklarında hafif bir gülümsemeyle “Bak bakalım şuna, ne dersin?” dedi. Yazının fazla bir özelliği yoktu gerçi, ama ketebesini okuduğumda kalakaldım: Ketebehu Aziz Han min Âl-i Osman. Yani “Osman ailesinden Aziz Han”. “Bu... bu...” dedim, tereddütlerime yenilerek. “Evet,” dedi, 
“ta kendisi: Sultan Abdülaziz!” Güreşçiliğini, musikişinaslığını, resim merakını bildiğim Sultan Aziz’in bir de hattatlığı olduğunu 
duymamıştım doğrusu. Varmış meğer! Başka eserlerine de sonradan tesadüf ettim. Pek güzel olmamakla birlikte terbiye görmüş bir elden çıkmış bir halleri vardır.

Nadir, tarihî değeri haiz bir parça.
I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1291 (1874) tarihli. Celî sülüs hatla “Ey arif olanların sevdiği (Hz. Muhammed)” yazılı. Bordürü rokoko tarzında tezhiplenmiş.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da Yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.57’de yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1225 (1810) tarihli. Sülüs hatla Hz. Muhammed’e dair “Öyle sadık bir dost ki ahlakı kutlu ve mubarektir. Öyle bir Peygamber ki derecesi yücelerdedir” yazılı. Ebrulu bordürü Mustafa Düzgünman tarafından yapılmış.

Boyut: 44 x 36 cm.

Fiyat: 5.000 TL / $326.800,00

Ketebeli, h.1324 (1906) tarihli. Muhakkak celî sülüs, rık’a ve nesih hatla, Besmele, Hz. Muhammed’in vasıfları, Esma-i Hüsna ve 4 Halife’nin isimleri yazılı. h.1327 (1909) tarihinde Mimarzade Mehmed Ali Bey tarafından zerenderzer tarzında altın rumi motifleriyle tezhiplenmiş.

Boyut: 66 x 34 cm.
Fiyat: 35.000 TL / $246.479,00

– 1988’de Kubbealtı Neşriyatı’nca İstanbul’da  yayımlanan ve Muhittin Serin tarafından hazırlanan “Hattat Aziz Efendi” kitabı, s.49’da yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Aziz Efendi’nin, Mustafa Râkım’ın hâlen Türk ve İslâm Eserleri Müzesi’nde bulunan eşsiz hilyesinden esinlenerek yazdığı, bir görsel şölen niteliğindeki hilye-i şerife’si. Sülüs-nesih icâzeti olarak hazırladığı bir benzeri de Kubbealtı Akademisi Kültür ve San’at Vakfı’nda, Ekrem Hakkı Ayverdi koleksiyonundadır.

Necmeddin Efendi’nin “tepeden tırnağa hattat” olarak nitelendirdiği Aziz Efendi, Filibeli Bakkal Ârif Efendi’nin öğrencisi ve takipçisidir. Birbirinden farklı, pek orijinal tertiplerde levha ve kıt’alarının yanı sıra ebru ve tezhib alanlarında de eserler bırakmıştır.

Bu hilyenin Endülüs havalı, mimarî motifli tezhibi, Mimarzâde Mehmed Ali’nindir.
I.C.S.

Ketebeli. Sülüs ve nesih hatla Besmele, 4 Halife’nin isimleri ve Hz. Muhammed’in vasıfları yazılı. 1978 yılında Rikkat Kunt tarafından klâsik tarzda altın muhtelif motiflerle tezhiplenmiş.

Boyut: 46,5 x 33 cm.

Fiyat: 15.000 TL / $980.400,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

NECMEDDİN OKYAY

Üsküdar’da doğdu. Babası Üsküdar Yeni Camii İmamı Mehmet Abdünnebi Efendi idi. Revzai Terakki Rüşdiyesi’nde okudu. Hocası Talat Bey’den rik’a, divani, celî divanî yazılarından icazet aldı. Bakkal Arif Efendi’den sülüs ve nesih öğrendi. Ebruculuk ve aharcılık (kâğıdı cilâlamak sanatı) öğrendi. Üstad Sami Efendi’den talik ve celî talik meşk etti ve icazet aldı. Mürekkepçiliği öğrendi. Aynı zamanda ok sporuna da meraklıydı. Soyadının Okyay olması bu sebeptendir. Babasının vefatı üzerine, Üsküdar Yeni Camii’sinde imam ve hatip tayin edildi. Bu görevi 40 yıl sürdürdü. 1914’de Medresetül-Hattati’ne devam ederek Tuğrakeş İsmail Hakkı Bey’den celî sülüs ve Tuğra çekmeyi öğrendi. Ebruculuğu ileri götürerek “Necmettin Ebrusu” denilen çiçekli ve yazılı ebrular yaptı. Necmeddin Okyay aynı zamanda eski Türk ciltlerini yapmakta ve tamir etmekte üstad idi. Medresetül-Hattatin’de, Şark Tezyini Sanatlar Mektebi’nde ve Güzel Sanatlar Akademisi’nde hocalık yaptı. Müze ve özel koleksiyonlarda eserleri vardır.

– Kubbealtı Neşriyatı’nca İstanbul’da yayımlanan ve Muhittin Serin tarafından hazırlanan  “Türk Hat Üstadları 3” kitabı, s.180’de yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1371 (1951) tarihli. Farsça talik hatla “Zahid Allah için mescid yapmaz amma satışı arttırmak üzere kendi dükkanını süsler. Onun riyakar parmakları arasında çevirdiği tesbihe bakma. İmanının parasını dünya hatırı için sayar durur” yazılı. Rikkat Kunt tarafından altın muhtelif motiflerle tezhiplenmiş.

Boyut: 39 x 27,5 cm.

Fiyat: 3.000 TL / $196.000,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1366 (1946) tarihli. Talik hatla “Olsamdı ben sema, olsandı sen heva. Alsamdı ben seni, dem dem, nefes, nefes. Olsamdı ben zaman, olsandı sen mekan. Eflaki dolduran bir aşk olurdu, bes” (İsmail Hami Danişmend’in şiiri) yazılı. Koltuk kısmı Rikkat Kunt tarafından altın muhtelif motiflerle tezhiplenmiş. Ebrulu bordürü hattatın kendisi tarafından yapılmış.

Boyut: 40 x 26 cm.

Fiyat: 3.000 TL / $196.000,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Birçok yazıyı meşk etmiş olan Mehmed Hulûsi Efendi, Sâmi Efendi’den öğrendiği celî ta’lîk’te hocasına lâyık birçok şaheser yaratmayı bilmiştir. Hulûsi Efendi’den söz ederken Uğur Derman “Allâh’ın gizli evliyâsından olduğuna şübhe edilemeyecek kimliğiyle...” ifadesini kullanır. Gerçekten de, Yâ Hazret-i Mevlânâ ibaresini birçok hattat yazmıştır ama, Mevlevî dervişi Hulûsi Efendi’nin bu levhasında ötekileri geride bırakan bir ihlâs sezilmiyor mu?

I.C.S.

HULUSİ YAZGAN

İstanbul’lu Hulusi Efendi devrinin ünlü talik üstadlarındandı. Sülüs ve nesih yazıları Muhsinzade Abdullah Bey’den öğrendi. Talik dersini Fetvahane Müssevvidi Karinabatlı Hasan Hüsnü Efendi’den ve Çarşambalı Arif Bey’den öğrendi. Ancak asıl üstadı Sami Efendi’ydi.

Hulusi Efendi Darüşşafaka İlkokulu’nun hat hocası idi. Ardından Medrese-tül Hattatin’e talik ve celî talik hocası oldu. 1928 yılına kadar bu görevi sürdürdü.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1353 (1934) tarihli. Celî talik hatla “Allahım yardım senden” yazılı. Bordürü ebrulu.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Bazı istifler vardır ki, bir bakışta insanı fetheder. 
İşte, rahmetli Şevket Rado’nun “Hulûsi Efendi’nin görülmemiş bir yazısı” alt yazısıyla kitabına aldığı bu Hak meded levhası benim için öyle olmuştur.

Tertibi açısından vaktiyle rahmetli Abdülbâki Gölpınarlı’nın koleksiyonunda bulunan 1934 tarihli Hû levhasını andıran bu eser, ta’lîk hattının büyük üstâdı Hulûsi Efendi’nin ömrünün son demlerine rastlar. Âdetâ Allah’a, sefâlet ve hastalık içinde geçirmekte olduğu o elîm yıllarda kendisini kurtarıp yanına alması için yakaran bu levha gerçi yürek paralayıcıdır, ama bakanın yüzüne bir gülümseme getirmekten de asla geri kalmaz.

Levhanın tarihi 1356 (1937) olduğuna göre, Hulûsi Efendi’nin duası çok geçmeden kabul olunacaktır.
I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

KEMAL BATANAY

İstanbul’da doğdu. İptidai, Rüşdi, İdadi tahsilini yaptı. Ondört yaşında iken Kur’an-ı Kerim’i ezberine alarak hafız oldu. Bir zaman İlahiyat şubesine devam etti.

Talik yazıyı hattat Hulusi Efendi’den ders alarak öğrendi. 1918’de ondan icazet aldı. Kemal Batanay’ın müzik bilgisi de engindi. 

Tambur çalardı. Rauf Yekta, Suphi Ezgi Beylerle zaman zaman beraber olurdu. Mevlevihanelere, tekkelere devam ederek ilahi ve ayin öğrendi. 

Hattat Neyzen Emin Efendi’nin müzik ve hat konusundaki bilgilerinden yararlandı.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Talîk yazısı, istif yapmağa elverişli değildir. Tek tük harfleri uzatıp üst üste dizerek istif oluşturmağa çalışanlar çıkmıştır ama netice çoğu zaman tatmin edici olmamıştır.

Yesârîzâde Mustafa İzzet Efendi buna bir istisna teşkil eder. Osmanlı ta’lîk’inin başlangıcı sayılan babası Mehmed Esad Yesârî ile birlikte, üstelik celî ta’lîk’te ondan hayli ileri giderek, muhteşem eserler yaratmış, bu arada gözü okşayan istifler de oluşturabilmiştir.

Bu zerendûd levhada bu Rabb’imin fazlından anlamına gelen ve birçok başka hattatın da yazmış olduğu bir Arapça ibare yer almaktadır.

I.C.S.

Ketebeli, h.1237 (1821) tarihli. Kobalt mavisi zemin üzerine celî talik hatla Kelime-i Tevhid yazılı. Bordürü altın yaprak ve çiçek motifleriyle tezhiplenmiş.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

YESARİZADE MUSTAFA İZZET

İstanbul’da doğdu. Meşhur Talik üstadı Mehmet Esat Yesari’nin oğludur. Bu sebepten Yesarizade diye anılmaktadır. Taliki babasından öğrenip, ondan icazet aldı. Müderrislik ve Kadılık etmediği halde kendisine zamanın adetine uygun olarak Mekke, İstanbul, Anadolu Kazaskerlik payeleri verildi. Ardından 1839’da Anadolu, 1846 yılında da Rumeli Kazaskerliği’ne tayin edildi. 1842’de Takvimhane (Devlet Matbaası) Nazırı oldu. Matbaa-i Amire’yi idare etti ve kendi Talik hattıyla harfler döktürdü. Matbaa-i Amire’de ilk defa talik hatla kitap onun zamanında basıldı. Yesarizade pek çok hattat yetiştirdi. Kazasker Mustafa İzzed, Abdülfettah Efendi, Ali Haydar Bey onun öğrencilerindendi.Yesarizade müziğe de meraklıydı. En yakın dostlarından biri devrin ulemalarından İzzet Molla idi.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Mehmed Hulûsi’nin celî sülüs yazısıyla mavi bir zemin üzerine zerendûd olarak hazırlanmış 
olan Ashâb-ı Kehf (yahut Yedi Uyurlar) levhası. 

Roma henüz putperest iken Tanrı’nın birliğine inandıkları için zâlim hükümdardan kaçarak bir mağaraya sığınan, uykuya dalıp yıllar sonra uyandıklarında Roma’nın Hıristiyanlığı kabul etmiş olduğunu gören yedi gençle köpeklerinin kıssasına Kur’ân-ı Kerîm’de özlüce değinilir (Kehf 18/9-26).

Ancak isimleri orada yazılı değildir ve halk arasında çeşitli biçimler almışlardır. Burada görülenler Türkiye’de en yaygın olan şekilleridir: Yemlîhâ, Mekselîna, Meslînâ, Mernûş, Debernûş, Şâzenûş, Kefeştatayyuş, Kıtmîr.

Bu isimler, büyük ihtimalle Romalı asıllara dayanmaktadır: örneğin Constantinus’tan Kefeştatayyuş, Maximilianus’tan Mekselînâ gibi.

I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

KÂMİL AKDİK

İstanbul’da doğdu. Sami Efendi’den sülüs ve nesih hattı öğrenip icazet aldı. 1909’da Nişan-ı Hümayun Kalemi mümeyyizliği ve hat hocalığı yaptı. 1914’te Medrese-tül Hattatiyn sülüs ve nesih hocalığını, 1918’de Galatasaray Sultanîsi’nin rik’a hocalığını üstlendi. Sultan V. Mehmed Reşad tarafından “Reis-ül Hattatıyn” ünvanıyla ödüllendirildi. 
1940’da Prens Tevfik Paşa’nın Kahire’de yaptırdığı caminin kubbe ve kuşak yazılarını yazdı.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

MEHMED ŞEFİK

Yazıyı Ali Vasfi Efendi’den öğrendi. Bir dönem muallimlik yaptı. Abdülmecid tarafından Sakız Adası’na gönderildi. Bursa Ulu Cami’nin bozulan yazılarını restore etti ve yeni yazılar ilâve etti. Sülüs, nesih, celî divanî yazıda ve liyakatta en üst derecelere yükseldi.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

MEHMED NAZİF

Rusçukludur. İstanbul’a geldi ve önce Burdurlu Hafız Vahdeti’den, ardından hattat Sami’den ders aldı. Askeri Harita Dairesinde hattat olarak çalışırken bir taraftan da okullarda hat dersleri verdi.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.9’de yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Mahmud Celâleddin’in pek güzel bir levhası daha. İlk satırında muhakkak bir Besmele, ikinci satırında ise sülüs bir ayet: Ve şüphesiz sen pek büyük bir ahlâk üzerindesin (Kalem suresi 68/4). Gerçi sülüs, muhakkak’tan daha devirli bir yazıdır, ama burada vav mürsel, mim muhaffef yazılarak, kef, ye ve kaf harflerine de biraz keşîde verilerek ikinci satırın birincisiyle âhengi sağlanmıştır.
I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli. Celî sülüs hatla Arapça Hazret-i Muhammed’in yaşı, Mekke - Medine’deki yaşam ve Peygamberlik süreleri yazılı. Ebrulu bordürü Mustafa Düzgünman tarafından yapılmış.

Boyut: 60 x 46 cm.

Fiyat: 0.000 TL / $1.307.200,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Usta-çırak ilişkisinin hâkim olduğu, meşk ve icazet disiplininden asla çıkılmadığı hüsn-i hat âleminde bir istisnadır Mahmud Celâleddin. Kendi kendini yetiştirmekle kalmamış, üstadların eserlerini asıllarından ayırdedilemeyecek kadar mükemmel taklid edebildiği gibi, uzaklardan bir bakışta tanınabilen kendi üslûbunu da ortaya koymayı bilmiştir.

Bu nefis levha, rahmetli Emin Barın’in çalışma masasının arkasında asılı olduğundan, yazıhanesine girildiğinde ilk görülen eserdi. Eline geçtiğinde nasıl paramparça olduğunu, ne kadar uğraşarak şimdiki haline getirdiğini anlattığını hatırlarım. Restorasyondaki maharetinin kanıtıdır bu haliyle.

Peygamberin ömrünü, nübüvvet müddetini, Mekke’de ve Medine’de geçirdiği yılların sayısını ebced hesabıyla veren bu celî sülüs levha, Mahmud Celâleddin’in kendi üslûbundaki en güzel eserlerdendir.

I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Dev hattatlar yetiştirmiş olan son devrin en büyük hattatlarından Mehmed Nazif Bey’in çok güzel bir celî muhakkak Besmele’si.
Vahdetî ve Sâmi Efendilerin talebesi olan Nazif Bey, özellikle celî yazıda parlamış, hattâ bazan sülüs-nesih kıt’alarını bile büyük boyda yazmayı tercih etmiştir. Sâmi Efendi, Allah Nazif’i yazı yazmak için yaratmıştır dermiş. Hemfikir olmayan var mı?
I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1292 (1875) tarihli. Celî sülüs hatla “Ya Rab beni muhtacına muhtaç etme. Muhtaç isem ancak sana muhtaç olayım” yazılı. Rikkat Kunt tarafından altın muhtelif motiflerle tezhiplenmiş. Ebrulu bordürü Mustafa Düzgünman tarafından yapılmış.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1334 (1915) tarihli. Celî sülüs istifli hatla “Allah iki dünyada da sizi korusun” yazılı. Rikkat Kunt tarafından altın muhtelif motiflerle tezhiplenmiş. Ebrulu bordürü Mustafa Düzgünman tarafından yapılmış.

Boyut: 30 x 35 cm.

Fiyat: 4.000 TL / $261.400,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1202 (1787) tarihli. Celî sülüs hatla “Ya Hazret-i Saad Bin Ebî vakkas Radıyallâhu anhu” yazılı. Bordürü altınla cetvellenmiş.

Boyut: 36 x 27 cm.

Fiyat: 7.000 TL / $457.500,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1273 (1856) tarihli. Celî sülüs hatla “O seçkin Peygamber, alemlere de rahmettir. ‘Ben de yatıyor diye’ yeryüzü, göklere karşı öğünür. Cebrail meleği O’nun kabrini ziyaret edip dedi ki: ‘Burası Adn Cenneti’dir; ölümsüz olanlar, işte oraya giriniz” yazılı. Ebrulu bordürü Mustafa Düzgünman tarafından yapılmış.

Boyut: 66 x 66 cm.

Fiyat: 14.000 TL / $915.000,00

– 1982’de Kültür Bakanlığı Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan ve Uğur Derman tarafından hazırlanan “Türk Hat Sanatının Şaheserleri” kitabı, no.28’de yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

On dokuzuncu yüzyıl Osmanlı toplumunun kültür âbidelerinden hattat, âlim, bestekâr, neyzen Kazasker Mustafa İzzed Efendi’nin bu şaheser celî sülüs levhası, birçok başka hattata da ilham vermiş olan, şairi belirsiz şu şiirden oluşmaktadır:

Ol Resûl-i müctebâ hem Rahmeten li’l-ÂlemînBende medfundur deyû eflâke fahr eyler zemîn.Ravzasın idüb ziyaret didi Cibrîl-i emîn:“Hâzihi Cennâti Adnin fedhulûhâ hâlidîn”Peygamber kendisinde gömülü olduğu için yerin göklere karşı övündüğünü belirten şiirin son mısraı Arapça’dır, ayet olmamakla birlikte Tövbe 9/72, Ta-ha 20/76, Beyyine 98/8 gibi ayet-i kerîmelere dayanmaktadır.İstiften ziyade düz yazı niteliği ağır basan bu levha, harflerinin kıvraklığıyla dikkat çekmekte, Şefik Bey ve Çırçırlı Ali Efendi gibi Kazasker’in yolundan gidecek olan büyük hattatların üslûbunu müjdelemektedir.I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.56’da yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

h.1341 (1922) tarihli. Celî sülüs ve nesih müsenna hatla Besmele ve Fetih Suresi’nin ilk Ayet’leri yazılı.

Boyut: 65 x 56 cm.

Fiyat: 2.000 TL / $130.700,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Gelmiş geçmiş hattatların en büyüklerinden Mustafa Râkım’ın, kendine has imzasını taşıyan güzel bir sülüs-nesih kıt’ası. Uğur Derman, Şeyh Hamdullah’daki harf güzelliğiyle Ahmed Karahisârî’deki istif kabiliyetinin Mustafa Râkım’da birleştiğini söyler. Gerçi bu kıt’ada gerçek anlamıyla bir istif yoktur ama, sülüs satırındaki ayın’ların, elif’lerin ve mim-sin çiftinin satıra dağılmasındaki âhenk, resim eğitimi de görmüş olan Râkım Efendi’nin müstesna gözüne atfedilmelidir.
I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli. Sülüs ve nesih hatla Hadis-i Şerif’ler yazılı. Koltuk kısımları rokoko tarzında altın muhtelif motiflerle tezhiplenmiş.

Boyut: 37 x 25 cm

Fiyat: 3.000 TL / $196.000,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Boyut: 17,5 x 25 cm.

Fiyat: 2.000 TL / $130.700,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

ivanî hatla ismi belirlenemeyen bir sultana kardeşinden yazılmış “Onun tımar ve zeamet gelirlerinin teslimi” hakkında. Koltuk kısmı klâsik tarzda altın motiflerle tezhiplenmiş. 19. yüzyıl.

Boyut: 37 x 30 cm.

Fiyat: 4.000 TL / $261.400,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Padişahların birçoğu, eğitimlerinin bir parçası olarak biraz hüsn-i hat öğrenmişlerdir ama, aralarında hattat denilmeğe lâyık olanlar üç tanedir: III. Ahmed, II. Mahmud, Abdülmecid. Mahmud Celâleddin’in önde gelen talebesi Tâhir Efendi’den meşk eden Sultan Abdülmecid, celî yazılarında özellikle onların üslûbunu benimsemiştir. Her zamanki gibi ketebehu Abdülmecid bin Mahmud Han şeklinde imzalanmış olan bu sülüs-nesih kıtanın rokoko tezhibi bitirilmeden kalmıştır. Kim bilir neden?
I.C.S.

SULTAN ABDÜLMECİD

İleri görüşe sahip olan Sultan Abdülmecid’in saltanat yılları, Tanzimat’ın ilanı ile oldukça hareketli geçti. Zamanında önemli sayıda camii tamirleri yapıldığı gibi, bazı yeni camiler de inşa edildi. Encümeni Daniş (Akademi) ile sivil, asker birçok mektepler de onun zamanında kuruldu. Sultan Abdülmecid çok iyi Fransızca bilirdi. Batı müziği öğrenimi gördü. Hat sanatına büyük bir ilgi duyardı. Mahmud Celâleddin yolunda nesih, sülüs, celî ve rik’a yazılar yazdı. Sülüs ve Celî hattı, Mahmud Celâleddin’in en iyi öğrencisi Tahir Efendi’den öğrendi. Sülüs-nesih kıt’aları, zerendud levhaları çok sayıda cami ve müzeleri süslemektedir. Kendi devrinde yapılan, Dolmabahçe ve Ortaköy Camileri’ndeki levhalar da Sultan Abdülmecid’e aittir.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Altın ve muhtelif renklerde halkar ve rumi motiflerle tezhiplenmiş.

Boyut:54 x 36 cm.

Fiyat: 5.000 TL / $326.800,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1319 (1901) tarihli. Tuğra lal mürekkebiyle çekilmiş. Bordürü zerefşanlı.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

İsmail Hakkı Bey, 1890 yılında girdiği Bâbıâli Dîvân-ı Hümâyûn kaleminde Muhtar ve Sâmi Efendilerden tuğra çekmeyi öğrendi. Bâbıâli’de önce İkinci, sonra Birinci Tuğrakeş oldu,  o günden sonra da Tuğrakeş İsmail Hakkı Bey diye bilindi.Sâmi Efendi’nin ihya ettiği son haliyle burada görülen Sultan II. Abdülhamid tuğrası, bir estetik ve matematik harikasıdır denilse yeridir. Kalemin bütün hareketleri ve mürekkebin akışının açıkca görülmesi, esere ayrıca bir tarihî belge niteliği kazandırmaktadır.

I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1367 (1947) tarihli. Talik hatla “Ya Rab, ne eksilirdi derya-yı izzetinden? Peymane-i vücuda zehr-ab dolmasaydı! Azade-ser kalırdım asib-i derd ü gamdan, Ya dehre gelmeseydim, ya aklım olmasaydı” (Ziya Paşa’nın şiiri) yazılı. Ebrulu bordürü Necmeddin Okyay tarafından yapılmış.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Osmanlı ta’lîk mektebini kuran Mehmed Es’ad Yesârî, bu nedenle hat tarihinde özel bir mevki işgal eder. Yesârî’nin celî eserleri çoklukla kalıptan zerendûd olarak müzehhibler tarafından işlenmiştir. Oysa bu Yâ Hazret-i Mevlânâ levhası, büyük hattatın elinden çıkmadır ve mürekkebin akışı, harflerin nasıl kalem tarafından şekillendirilmiş olduğunu açıkca göstermektedir.
I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Son Osmanlı entellektüeli İbnülemin Mahmud Kemal İnal’in, kütüphanesini İstanbul Üniversitesi’ne bağışlamasi vesilesiyle kendisine takdim edilmek üzere Necmeddin Efendi’ye bir celî ta’lîk levha ısmarlanmıştı. Rütbelerin en yücesi ilim rütbesidir anlamındaki hadis-i şerifin yazılı olduğu o levha bugün İbnülemin’in koleksiyonunun geri kalanıyla birlikte İstanbul Üniversitesi’ndedir. Bu ise, levhanın yine Necmeddin Efendi tarafından yapılmış olan bir ikinci nüshasıdır.
I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

İlk örnekleri on yedinci yüzyıla tarihlenen yazılı ebru, 1920’li yıllarda Hezarfen Necmeddin Efendi tarafından yeniden hayata döndürülmüştür. Önceleri kâğıt keserek kalıp yapan, daha sonra doğrudan ebru yapılacak olan kâğıdın üzerine Arap zamkıyla yazı yazarak boya tutmamasını sağlayan Necmeddin Efendi’nin bu şekilde yapılmış mahdut sayıda eseri günümüze kadar gelebilmiştir. Barın koleksiyonundaki iki eserin ilginç tarafı, bunların dinî ibareler değil, kurum adları taşımasıdır.
I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Kubbealtı Neşriyatı’nca İstanbul’da yayımlanan ve Muhittin Serin tarafından hazırlanan  “Türk Hat Üstadları 3” kitabı, s.187’de yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

SADİ BELGER

Dr. Sadi Belger İstanbul’da doğdu. 1934’de İstanbul Lisesi’nden, 1940’da İstanbul Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. 1948’de Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde öğrenimini tamamlayıp, operatör ünvanını aldı. 1950 - 51’de Paris’te yaşadı ve çalıştı. 1954’de Vakıf Guraba Hastahanesi Cerrahi Kliniği Şefi oldu. Dr. Sadi Belger’in sanata büyük bir ilgisi ve kabiliyeti vardı. Hat sanatına gönül bağladı. Tedavi için kendisine gelen devrin ünlü hattatı Halim Özyazıcı ile dost oldu ve kendisinden talik dersi aldı. Halim Bey’in vefatından sonra yine ünlü hattat Necmeddin Okyay’dan ders almaya devam etti ve 1963’de icazet aldı. Dr. Sadi Belger birçok kıt’a ve celî talik levha ve albümler yazdı.

Ketebeli, h.1388 (1968) tarihli. Celî muhakkak, celî sülüs ve nesih hatla Besmele, Hz. Muhammed’in vasıfları ve 4 Halife’nin isimleri yazılı. Rikkat Kunt tarafından klâsik tarzda altınla tezhiplenmiş.

Boyut: 77 x 51 cm.

Fİyat: 18.000 TL / $1.176.500,00

– Şevket Rado tarafından hazırlanan “Türk Hattatları” kitabı, s.269’da yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli. Muhakkak sülüs ve nesih hatla Besmele, Hz. Muhammed’in vasıfları ve 4 Halife’nin isimleri yazılı. Bordürü halkar tarzında altınla tezhiplenmiş.

Boyut: 56 x 34 cm.

Fiyat: 10.000 TL / $653.600,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1219 (1804) tarihli. Celî sülüs ve nesih hatla Besmele, Allah, Muhammed, Kelime-i Tevhid, 4 Halife’nin ve Ashab-ı Kehf’in isimleri ile Hz. Muhammed’in vasıfları yazılı. Gümüş kaplama çerçevesiyle birlikte.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.56’da yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Hilye denince akla malum bir şekil gelir: Tepede Besmele, altında göbek, dört köşede dört halife, ortada kuşak... 
Ama bütün hilyeler öyle değildir tabii. İşte Aliyü’l-Vasfi’nin bambaşka biçimde bir Hilye-i Saadeti. Hilyenin alışılmış metni, arka plândaki nesih yazının bir kısmı. Başka şeyler de var, örneğin Ashâb-ı Kehf’in isimleri gibi. Ön plândaki celî sülüs yazılar ise İsm-i Celâl, İsm-i Nebî, bir de Hulefâ-yı Râşidîn. İsimler ilginç şekilde üst üste bindirilmiş, meselâ Ömer, Osman ve Ali isimleri aynı ayın harfini paylaşıyor, Ebû Bekir ismi iki defa kullanılan tek bir ba ile yazılmış, v.s. Bu istifi birçok hattat yazmıştır; hattâ bazı başka hilyelerde de görülür.
I.C.S.

ALİYYÜ’L VASFİ

Laz Ömer diye meşhur Ömer Vasfi Efendi’nin öğrencilerinden, çok değerli bir hattattı. Galatasaray’da hat hocasıydı. Ayrıca isteyenlere yazı dersi verirdi. Birçok murakka ve kıt’a yazdı.

Ketebeli, h.1010 (1601) tarihli. Hilye-i Şerif formunda sülüs ve nesih hatla Ashab-ı Kehf’in Hilyesi yazılı. Altın yaprak ve çiçek motifleriyle tezhiplenmiş.

Boyut: 37 x 28 cm.

Fiyat: 5.000 TL / $326.800,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Kubbealtı Neşriyatı’nca İstanbul’da yayımlanan ve Muhittin Serin tarafından hazırlanan “Hat Sanatı ve Meşhur Hattatlar” kitabı, s.190’da yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1262 (1845) tarihli. Müsenna celî sülüs ve nesih hatla Besmele, 4 Halife’nin isimleri, Hz. Muhammed’in vasıfları ve Fetih Suresi yazılı. Her iki yanında servi biçiminde istiflenmiş, Esma-ü Hüsna ve Esma-ü Nebi isimleri yazılı. İç kısmı, altın muhtelif çiçek motifleriyle, bordürü rokoko tarzında tezhiplenmiş.

Boyut: 51 x 43 cm.

Fiyat: 10.000 TL / $653.600,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1222 (1807) tarihli. Sülüs ve nesih hatla Besmele, Hz. Muhammed’in vasıfları ve 4 Halife’nin isimleri yazılı. Koltuk kısımları ebrulu, bordürü zerefşanlı.

Boyut: 42 x 34,5 cm.

Fiyat: 8.000 TL / $522.900,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli. Siyah zemin üzerine celî sülüs hatla “O seçkin Peygamber alemlere de rahmettir. (Bende yatıyor) diye yeryüzü göklere karşı öğünür. Cebrail meleği O’nun kabrini ziyaret edip dedi ki: (Burası Adn Cenneti’dir; ölümsüz olanlar, işte oraya giriniz)” yazılı. Bordürü rokoko tarzında tezhiplenmiş.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

SULTAN II. MAHMUD

Sultan II. Mahmud güzel sanatlar ve batı kültürü ile yakından ilgilendi. Maarif teşkilatının ıslahı için çalıştı. Avrupa’dan hocalar getirdi. Harbiye, Bahriye mektepleri gibi, Meclisi Valay-ı Ahkam-ı Adliye, Şûra-yı-Askeri’de onun zamanında kuruldu. Hat sanatına ilgi duyan Sultan II. Mahmud, herkesin anlayabileceği tarzda yazı yazmakta ustaydı. Sultan II. Mahmud, nesih, sülüs ve özellikle celî sülüs üzerinde çalıştı. İlk önce Kebecizade Mehmed Vasfi’den, sonra da Mustafa Rakım Efendi’den ders aldı. Bazı yazıları Rakım Efendi tarafından büyük bir titizlikle tasih edilirdi. Varak altın ile siyah, nefti, mavi ve fes rengi soyu zemin üzerine malakari tekniğiyle kabartma olarak devrin sanatkarlarına yaptırılır ve imparatorluğun çeşitli şehirlerinde abidelere asılırdı. Topkapı Sarayı Kütüphanesi, Sakıp Sabancı Müzesi ve Özer koleksiyonlarda Sultan II. Mahmud’un  yazılarından örnekler vardır.

Ketebeli, h.1284 (1867) tarihli. Siyah zemin üzerine celî sülüs hatla “Allah, Celle celâluhû Muhammed Aleyhisselâm, Ebubekir, Ömer, Osman, Ali, Hasan, Hüseyin, Fatima” yazılı. Hüseyin Hüsnü tarafından rokoko tarzında tezhiplenmiş.

Boyut: 64 x 59 cm.

Fiyat: 15.000 TL / $980.400,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Reisü’l-hattâtîn Muhsinzâde Seyyid Abdullah Bey, Kazasker Mustafa İzzed Efendi’nin talebesi ve son dönemin usta hattat ve hocalarındandı. Zerendûd olarak işlenmiş olan bu celî sülüs levhada, ölüm anına kadar Allah’a ibadet edilmesi gerektiğini vurgulayan bir hadis yer alıyor. Ancak metnin aslında üçüncü şahıs kullanılmışken burada ikinci şahıs olarak değiştirilmiş, böylece doğrudan doğruya levhayı okuyana hitab eden ve ibadet etmekten geri kalmamasını öğütleyen bir ibare ortaya çıkmış.
I.C.S.

MUHSİNZADE ABDULLAH

İstanbul Kuruçeşme’de doğdu. Kazasker’in Şefik Bey’den sonra en gözde öğrencisiydi. Onbir yaşında Beşiktaş’da Kapı Ağası mektebine girdi. Hafız Mehmed Efendi’den sülüs ve nesih öğrenerek icazet aldı. Sonra Kazasker’e çırak oldu. Ölümüne kadar Şefik Bey’le beraber Kazasker’in yanından ayrılmadı. Padişah tarafından kendisine “Reisülhattatin” ünvanı verildi. Hattat olarak yazının tüm inceliklerini bilirdi. Müzikle de ilgiliydi.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Sadrazam Âlî Paşa’nın kızı Selma Hanım, babasının mevkiine lâyık bir eğitim görmüş, bu arada devrinin büyük hüsn-i hat üstâdı Kazasker Mustafa İzzed Efendi’den ta’lîk icâzeti almıştır.

Ali Fâtıma adları yazılı olan ve bir örneği de bende bulunan bu zerendûd celî levha, hiç şüphesiz Selmâ Hanım’in şaheseridir. Tek tek harflerin şekilleri de, satıra yerleştirilmeleri de, levhanın basit, fakat asil kompozisyonu da müstesna güzelliktedir ve İzzet Efendi’nin izlerini taşımaktadır. Hattâ levhanın ketebesi bile, âdetâ ta’lîk sözcüğünün “asılı” manasını şekliyle ifade eden hafif kıvrımıyla, özellikle zarif bir görünüm arz etmektedir.
I.C.S.

SELMA BİNTİ ALİ PAŞA

İstanbul’da doğdu. Babası meşhur Sadrıazam Ali Paşa’ydı. Selma Hanım, Hüsnühatta merakı 
olduğu için Kazasker Mustafa İzzed Efendi’den ders ve icazet aldı. Şeyh Vefa türbesinin penceresinin üstünde bir yazısı bulunmaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

ABDÜLFETTAH EFENDİ

Hüsrev Paşa’nın himayesinde eğitim ve öğretime tabii tutularak yetiştirildi. Arapça, Farsça dillerini öğrendi. Hesap ve Hendeseyi etüd etti. Sülüs, Celî, Nesih, Talik, Divanî ve Rık’a yazılarını meşk etti. Sülüs ve nesih yazılarını Mustafa Şakir Efendi’den öğrenip, 1832’de Talik’i Yesarizade’den meşk edip, 1846’da icazet aldı.

1839’da Sadaret Mektubi Kalemine girdi. Sırasıyla yükselerek Sivas, Amasya Evkaf Müdürlükleri’nde, Kastamonu Mal Müdürlükleri’nde bulundu. 1857’de Madeni Para Ressamı oldu. 1860’da Filigran yapımını öğrenmek için Viyana’ya ve Paris’e gönderildi.

Abdülfettah Efendi’nin, Osmanlı Devleti’nde üst derecede görevleri oldu. Başarısından dolayı nişanlar aldı.
Sülüs, celî ve talikte ustaydı. İstanbul’daki pek çok camide, Bursa’daki Ulu Camii’deki yazılar ona aittir. Edirne’deki iki caminin yazıları, Süleymaniye Camii’nin yazıları, Bayezid Camii’ndeki yazılar, Bab-ı Hümayun’un iç ve dış yazılarını da kendisi yazdı. Topkapı Sarayı Müzesi’nde de büyük bir levhası bulunmaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1308 (1890) tarihli. Siyah zemin üzerine celî sülüs hatla “Rızkı veren ancak Allah’tır” yazılı. Rokoko tarzında altın muhtelif motiflerle tezhiplenmiş.

Boyut: 44 x 36 cm

Fiyat: 5.000 TL / $326.800,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.56’de yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Sivaslı Mehmed Nuri Efendi’nin özelliği, başka hattatların yazılarından çıkarılmış olan kalıpları kullanarak celî yazıların içini gubârî, yani “toz” yazısı denilen minicik yazılarla doldurmaktır. Yer yer renkli mürekkep de kullanmış, ortaya çok cazip eserler çıkartmıştır. Bu levhada dört ayrı renkte mürekkep kullanılarak muhtemelen Necmeddin yahut Hulûsi Efendi’ye ait ta’lîk bir Besmele’nin içi gubârî yazıyla doldurulmuştur. Gubârî yazıların levha boyunca sabit bir yoğunlukta olması, hattatın maharetinin neticesidir.

Uğur Derman’ın hocası Necmeddin Efendi’den naklettiğine göre, Sâmi Efendi 1910 yılında Üsküdar Yeni Vâlide Camii’ne bir namaz vakti gelmiş. O sırada camide bulunan Nuri Efendi kendisiyle tanıştırılmış, yanında bulunan eserleri gösterilmiş, sonra da fikri sorulmuş. Açık sözlülüğüyle meşhur olan Sâmi Efendi, şöyle cevap vermiş: Çıldırmadan yazılmaz!
I.C.S.

Sultan IV. Mehmed (1648 - 1687) tuğralı. h.1086 (1675) tarihli.

Boyut: 130 x 56 cm.

Fiyat: 35.000 TL / $246.479,00

Zer-mürekkeple çekilmiş, tahrirli tuğrası altın çiçek motifleriyle tezhiplenmiş. 
Altın, lal, yeşil ve is mürekkebi kullanılarak celî divanî hatla Edirne’de yazılmış. “Ruha (Urfa) sancağının Boyabad nahiyesi yakınlarında Öyük mezrasının 53 000 akçe zeametini mutasarrıf olan Yusuf kendi rızasıyla bu zeametten el çekmiş olduğundan iş bu zeametin uzun boylu, açık kaşlı ela gözlü Mahmud’a tevcihi” hakkında. 6 satır. 

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Sultan Abdülmecid (1839 - 1861) tuğralı. h.1277 (1860) tarihli.

Boyut: 155 x 75 cm.

Fiyat: 50.000 TL / $3.268.000,00

Divan-ı Hümayun namenüvisi Nasıh efendi tarafından yazılmış. Zer-mürekkeple çekilmiş tuğrası Rikkat Kunt tarafından altın çiçek ve bitkisel motiflerle tezhiplenmiş. İs mürekkebi ve zer-mürekkep kullanılarak celî divanî hatla İstanbul’da yazılmış. “Rumeli Beylerbeyliği payelilerinden Şerif Osman Paşa’ya nezaret rütbesiyle Bosna Valiliği tevcihi” hakkında. 13 satır.

– Menşurun tuğrası Emin Barın’ın isteği üzerine 1970’li yıllarda Rikkat Kunt tarafından yapılmış.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Sultan Abdülmecid (1839 - 1861) tuğralı. h.1270 (1853) tarihli.

Boyut: 94 x 70 cm.

Fiyat: 8.000 TL / $522.900,00

Tuğrası zer-mürekkeple çekilmiş. İs mürekkebi kullanılarak tevki hatla İstanbul’da yazılmış. “Birinci rütbeden Mecidiye nişanını hamil Hariciye Nazırı, eski Sadrazam Mustafa Reşid Paşa’nın Rusya, İngiltere ve Fransa ile akd olunacak muahede için tam salahiyetle murahhas tayin edilmesi” hakkında. 10 satır.

Ebrulu bordürü Emin Barın’ın isteği üzerine yapılmış.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Sultan II. Abdülhamid (1876 - 1909) tuğralı. h.1320 (1902) tarihli.

Boyut: 154 x 82 cm.

Fiyat: 40.000 TL / $2.614.400,00

Tuğrası zerendudla çekilmiş. Altın ve is mürekkebi kullanılarak celî divanî hatla İstanbul’da yazılmış. “Murassa Mecidi ve Birinci Rütbe Osmani nişanlarını hamil olan Celâl Paşa’ya vezaret rütbesi tevcihi” hakkında. 7 satır. 

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebesiz. Murakkanın 3 ayrı yerinde eserin Şeyh Hamdullah’a ait olduğuna dair Mehmed Bahaaddin’e ait tasdik mühürü bulunmakta. Sülüs ve nesih hatla Hadis-i Şerif’ler, Hz. Ali’nin vefa ve tövbe ile ilgili sözleri, Eflatun’un akılla ilgili sözleri, Lokman’ın, İbrahim Bin Ethem’in ve Sokrat’ın hikmetli sözleri yazılı. Klâsik tarzda altın ve kobalt mavisi muhtelif motiflerle tezhiplenmiş. Kapak içleri ve sayfaların arka yüzleri ebrulu. Dönemine ait deri cildi altın geometrik desenlerle bezeli. 6 sayfa.

Boyut: 19 x 19 x 0,5 cm.

Fiyat: 20.000 TL / $1.307.200,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Aklâm-ı sitte’den muhakkak hattı, on altıncı yüzyıldan sonra pek az kullanılmıştır. Ancak kullanılmağa bugüne kadar devam ettiği bir alan, Besmele yazılmasındadır. İşte Tuğrakeş İsmail Hakkı Bey’in muhakkak yazısıyla yazdığı nefis bir Besmele. Levha ketebesizdir, ancak Hakkı Bey’in bir talebesi, eserin hocasına ait olduğunu altındaki yazıyla tasdik etmiştir.
I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Edebiyat severler, Fuzûlî’nin ünlü kıt’asını hatırlayacaklardır mutlaka:

İlm kesbiyle pâye-i rıf’atArzu-yı muhâl imiş ancakAşk imiş her ne var âlemdeİlm bir kıyl ü kaal imiş ancakBu güzel şiirin son iki mısraını tokça bir sülüs ile yazan Kâmil Efendi, belki de dünyamızın hâl-i pür-melâl’ine dair teşhisini paylaşmak istemiştir bizlerle. Anlayana sivrisinek saz...I.C.S.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.31’de yer almaktadır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

NURİ KORMAN (BEŞİKTAŞLI HACI NURİ EFENDİ)

İstanbul, Ortaköy’de doğdu. Kırk günlük iken Beşiktaş’a getirildiği ve ömrünün sonuna kadar orada oturduğu için “Beşiktaşlı” diye meşhur oldu. Beşiktaş’da Sübyan mektebinden sonra, yine oranın Rüştiye mektebini bitirdi. Adliye Temyiz Ceza Mahkemesi kalemine devam etti. Taliki Zeki Dede’den, sülüs ve nesihi Alaeddin Bey’den öğrendi. Alaeddin Bey vefat edince Muhsinzade Abdullah Bey’den ders almaya devam etti. 18 yıl haftada iki defa devam ettikten sonra icazet aldı. Muhsinzade Nuri Efendi’yi hattat olarak çok beğenirdi. “Benim namımı yaşatacak olan odur” derdi.

Hacı Nuri Efendi Beşiktaş’da Mektebi Hamidi’nin sülüs ve nesih hocasıydı. Sonra Matbaa-i Amire’nin baş hattatı oldu. Bir buçuk sene Mısır’da kaldı ve orada hat dersi verdi. İstanbul’a döndüğünde Medrese-tül Hattatin’de sülüs ve nesih hocalığına tayin edildi. Harf inkilabından bir zaman sonra da Güzel Sanatlar Akademisi’nde yazı hocalığı yaptı. Kendisi aynı zamanda dini musiki ile de ilgilenirdi. Bazı besteleri de vardı. Hacı Nuri Efendi Kuran-ı Kerim, Evrad, Hilye-i Şerif, dua kitapları ve levhalar yazdı. Kastamonu’da Şaban-ı Veli Dergahındaki ve Bakırköy Kartaltepe Camii’nin kubbesindeki yazıları kendisine aittir.

Ketebeli, h.1307 (1889) tarihli. Celî sülüs hatla “Ya Hazret-i Pir Sultan Sümbül Sinan Kaddes Allahu Sirruhu” yazılı. Bordürü ebrulu.

Boyut: 60 x 55 cm.

Fİyat: 7.000 TL / $457.500,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

“ÇARŞAMBALI” ARİF

İstanbul’da doğdu. Fatih Camii’nin ilerisinde “Çarşamba” denilen semtte oturduğu için “Çarşambalı” diye meşhur oldu. Küçük yaşta Maliye Nezareti Mektuni Kalemine girdi ve orada çalıştı. Sülüs ve nesihi Haşim Efendi’den öğrendi. Taliki ise önce Sami Efendi ve beraber Kıbrısızade Hakkı Efendi’den ardından Melek Paşa torunu Ali Haydar Bey’den öğrendi. Çarşambalı Arif Bey, Sami Efendi çok iyi dosttu. Kendisi de Sami Efendi gibi celî yazıya çok zaman ve çaba harcadı. Sülüste istif yapmaya da meraklı olan Hacı Arif Bey “Hattı Müsenna” denilen aynalı yazıda şaheserler meydana getirdi. Üsküdar Selimiye ve Rum Mehmet Paşa Camilerindeki levhaları kendisi yazdı. Gedik Paşa Camii’ndeki bir kitabe ve Aksaray - Valide Camii’nin avluya giriş kitabesi Çarşambalı Arif’e aittir.

Ketebeli. Celî sülüs hatla Hz. İsa’nın beyanı olarak “Benden sonra gelecek Ahmed adında bir peygamberin de müjdeleyiciliğiyle (geldim)” yazılı. Bahaddin Efendi tarafından iç kısmı altın rumi motifleriyle, bordürü ise rokoko tarzında tezhiplenmiş.

Boyut: 46 x 39 cm.

Fiyat: 6.000 TL / $392.200,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1297 (1879) tarihli. Sülüs hatla “Ashab-ı Kehfle ilgili ibareler” yazılı. Bordürü zerefşanlı.

Boyut: 59 x 46 cm.

Fiyat: 5.000 TL / $326.800,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Şefik Bey’in talebesi İbrahim Alâaddîn, hocasının bir sülüs levhasını gerçekten de ona lâyık bir şekilde taklid etmiş burada. Kur’ân-ı Kerîm’in Kehf suresinde (18/9-26) geçen Ashâb-ı Kehf, diğer adıyla Yedi Uyurlar meselinin kahramanlarına halk arasında yakıştırılmış olan isimlerin kerametine çok inanılırdı Osmanlı toplumunda. 
On dokuzuncu yüzyılda birçok hattatın yazdığı bu şiir, işte Tanrı’nın birliğine inandıkları için eziyet gören bu yedi gençle köpeklerinden söz ediyor:

Sırr-ı aşkı duydu Yemlîhâ olup lâl ü hamûşMekselînâ oldu hemrâz-ı mezâyâ-yı sürûşBâde-i tevhîdi Meslînâ’ya irâb ettilerBî-tevakkuf içti Mernûş ü Debernûş ŞâzenûşCur’a kalmıştı meğer câm-ı Kefeştatayyûş’tanKâselîs-i bezm olup Kıtmîr dahî kalmadı boşTevhîd şarabının son birkaç damlasını da Kıtmîr’in içmiş olduğu ne kadar hoş bir motif...I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli. Celî sülüs hatla “Kerim olan, elinde gücü bulunduğunda affedendir” yazılı. Rikkat Kunt tarafından altın muhtelif motiflerle tezhiplenmiş.

Boyut: 29 x 26,5 cm.

Fiyat: 4.000 TL / $261.400,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1258 (1842) tarihli. Celî sülüs hatla “Bu bana Rabbimin lütfundandır” yazılı. Bordürü bordo zemin üzerine altın yaprak ve çiçek motifleriyle tezhiplenmiş.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Mehmed Şefik Bey, Kazasker Mustafa İzzed Efendi’den Mâcid Ayral’a uzanan çizginin en büyüklerinden, sülüs-nesih’leri de, celî’leri de göz kamaştıran bir hattattır. Görülmemiş istifler yaratmış, hattâ yazı-resim tarzında bile eserler vermiştir.

Buradaki çok güzel istifte, Bu Rabb’imin fazlından anlamına gelen ve birçok hattatın farklı farklı şekillerde yazmış olduğu Arapça ibare yer alıyor. Örneğin yemekten sonra söylenmesi âdettir.

Min’in nun’unun fazl’ın dad’ıyla birleşmesindeki zerâfet, başlı harflerin sağda, elif’li harflerin solda toplanması, Rabbi’deki ra ile ba’nın başlarının paralelliği, hâzâ’daki keşîdenin istife taban oluşturması, hep bu istife güzellik veren öğelerdir.
I.C.S.

Ketebeli. Celî sülüs hatla “Ali, Fatma” yazılı. Altın çiçek motifleriyle tezhiplenmiş.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Su’ud Bey, hattat Vahdetî’nin torunu, Beşiktaş’lı Nuri, Muhsinzâde Abdullah, Kâmil Akdik, Sâmi Efendi ve Tuğrakeş İsmail Hakkı’nın talebesi, İbnülemin Mahmud Kemal İnal’ın deyimiyle “sülüs, celî ve dîvânî yazılarda mahir idi.”

Mevlevî tarikatine intisab ettikten sonra Su’udü’l-Mevlevî ketebesini kullanan Su’ud Bey, burada Yâ Hazret-i Mevlânâ ibaresinin üzerine Dost kelimesini yerleştirmiştir. İçinde Allah lâfzı geçen ibarelerde, hürmeten bu ismi istifin tepesine yerleştirmek âdettir. Tasavvuf ehli arasında Tek Dost Allah olduğuna göre, Su’ud Bey’in Dost kelimesini burada tepeye yazmış olması da bu âdetin bir tezahürü sayılabilir.
I.C.S.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

SUUD EL-MEVLEVİ

İstanbul’da doğdu. Mehmed Suud Bey Divani hümayun kuyud odası mümeyyizi Rıza Safvet Bey’in oğlu ve hattat Vahdetinin torunuydu. Beşiktaş’da mektebi Hamidiye’de okudu. Şehadetname aldı. Babasından ve baba dostlarından Arabi ve Farisi öğrendi. 1899’da Divani hümayun mühimme kalemine girdi. Sülüs ve nesihi babasından ve Nuri Korman’dan öğrendi. Divani’yi Kâmil Efendi’den; celî divaniyi Sami Efendi’den öğrendi. Tuğrakeş İsmail Hakkı Bey’den icazet aldı.

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

Ketebeli, h.1336 (1917) tarihli. Sülüs hatla Şeyh Hamdullah’tan naklen Arapça şiir yazılı. Cahide Keskiner tarafından altın muhtelif motiflerle tezhiplenmiş.

Boyut: 34 x 26,5 cm.

Fiyat: 5.000 TL / $326.800,00

– Yayımlanacak olan “Emin Barın ve Koleksiyonu” kitabında yer alacaktır.

a.  Fildişi kubur silindir formunda.

b.  Altın kakma hattat makası stilize bitki motifleriyle işli.

c.   Maktaların 5 tanesi fildişi, teki altın kakma. 
      Fildişi maktaların 2 tanesi Mevlevi sikkesiyle bezeli. 
      Altın kakma makta stilize çam ağacı motifleriyle işli.

a.  Kalemtraş sapları kemik, balıkdişi, ahşap ve altın kakma. Altın kakma kalemtraşın motifleri silik.

b. Kalemlerin ikisi açılmış.

Kufi hatla “Allah” yazılı.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.112’de yer almaktadır.

EMİN BARIN

1913’te Bolu’da doğdu. Babası hattat, müzehhip ve mücellit Hafız Mehmed Tevfik Efendi’dir. 1932’de bitirdiği İstanbul Erkek Öğretmen Okulu’nun ardından Bolu’nun Berk köyündeki ilkokulda öğretmen olarak göreve başladı.1934’te Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü, Resim-iş Bölümü’ne girerek Milli Eğitim Başkanlığı Neşriyat Müdürlüğü tarafından açılan Avrupa ihtisas sınavını kazandı. 1937’de 6 ay süreyle İstanbul Milli Eğitim Basımevi’nde staj yaptı. Aynı zamanda Güzel Sanatlar Akademisi Türk Süsleme Bölümü’nde Reisü’l-Hattatin Kamil Akdik’ten hat dersi, Necmeddin Okyay’dan ise klasik Türk ciltleri hakkında bilgi aldı. Aynı yıl Almanya’ya gitti. Weimar’da Prof.Dorfner’in özel sanat ciltciliği okulunda bir yıl süreyle çalıştı. Yaptığı Olimpiyat kitabı Hamburg kitap sergisinde birincilik ödülü kazandı. Eserleri Deutsche Bucheinbandkunst dergisinde yayımlandı. 1939’da Leipzig Kitapçılık ve Matbaacılık Akademisi’ne (Akademie für Künste und Buch gewerbe) girdi. Akademide Prof.Thiemann ve Prof.Spemann ile yazı, Prof.Wiemeler ile cilt çalışmalarını sürdürdü. Tatil için yurda döndüğünde II.Dünya Savaşı nedeniyle askerlik görevine başladı. 1941’de ihtisasını tamamlamak üzere tekrar Leipzig’e döndü. Alman hükümetinin verdiği özel cilt siparişlerini yaptı. 2 yıl sonra ihtisasını tamamlayarak yurda döndü. Milli Eğitim Basımevi’nde teknik büro şefi olarak işe başladı. Aynı yıl Güzel Sanatlar Akademisi’nde açılışını Milli Eğitim Bakanı Hasan-Âli Yücel’in yaptığı ilk büyük yazı ve cilt sergisini Prof.Kenan Temizyan ile birlikte açtı. Yaptığı pergament ciltli lüks altın defter Akademi tarafından Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’ye armağan edildi. Sergiden sonra Akademi’nin Dekoratif Sanatlar Bölümü’nde Öğretim Üyesi oldu. 1944 yılında Necla hanım ile evlendi. 1946’da Milli Eğitim Bakanlığı tarafından madeni paraların yazıları için görevlendirildi. 1949 yılında İstanbul’un 500. Fetih Yılı için geleneksel Türk sanatları tarzında düzenlenen Fatih Divanı çalışmalarına başladı.1951’de İstanbul’un fethinin yıldönümü dolayısıyla İstanbul’un Eyüp Sultan, Galata Kulesi, Topkapı gibi önemli tarihi yerleri için 10 büyük kitabe hazırladı. Dolmabahçe Sarayı’nda bulunan, Atatürk’ün İstanbul’da söylediği nutku yazdı. Anıt Kabir yazılarına başladı. Mozole girişinin her iki tarafında kabartma olarak oyulan Atatürk’ün gençliğe hitabı ile 10. Yıl Nutku’nun yazılarını hazırladı. 1953’te Anıt Kabir’deki 10 kulenin kuşak ve kitabe yazılarını hazırladı. Suudi Arabistan kralı İbni Suud’a hükümet tarafından armağan olarak gönderilen deri gülyağı kutusunu yaptı. 1954’te parşömen deri üzerine, Atatürk’ün lahdine konulan ve bakanlar kurulu tarafından imzalanan nakil zaptını yazdı. Anıt Kabir için müzeyyen altın imza defteri hazırladı.

Kufi hatla “Muhammed” yazılı.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.113’de yer almaktadır.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.126-127’de yer almaktadır.

Ketebeli, 1985 tarihli. Celî divanî hatla Çifte Besmele yazılı.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.70’de yer almaktadır.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.121’de yer almaktadır.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.118’de yer almaktadır.

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.138-139’da yer almaktadır.

Ketebeli, h.1404 (1983) tarihli. Celî divanî hatla “Ve hüve ala külli Sey’in Kadir” yazılı.

Ketebeli. Celî divanî hatla “Men Dakka duka (Çalma kapıyı, çalarlar kapını)” yazılı.

Boyut: 61 x 48 cm.

Fiyat: 6.000 TL / $392.200,00

Ketebeli, 1974 tarihli. Celî divanî hatla “Gel keyfim gel” yazılı.

Boyut: 52 x 38 cm.

Fiyat: 5.000 TL / $326.800,00

Ketebeli, 1986 tarihli. Celî divanî hatla “Errahman-Errahim” yazılı.

Boyut: 37 x 37 cm.

Fiyat: .000 TL / $326.800,00

– 2002’de Yapı Kredi Yayınları’nca İstanbul’da yayımlanan “Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın” kitabı, s.124’te yer almaktadır.