ERGİN İNAN - KUBBE'NİN İÇİ
ERGİN İNAN - KUBBE'NİN İÇİ
ERGİN İNAN d. 1943
Kubbe’nin İçi
İmzalı, 23.08.2008 tarihli
Ahşap üzerine karışık teknik
253 x 93 cm
Fiyat istek üzerine verilir.
ERGİN İNAN d. 1943
1963 yılında İstanbul Hukuk Fakültesi’nden mezun olan Ergin İnan, 1964-68 yılları arasında Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Resim Bölümü’nde eğitim görür. Biçimsel açıdan su kadar akıcı ve arkalarında suretin uçucu tadını bırakan bedenler, ruhun farklı hallerine gönderme yapan iç içe geçmiş çift perspektifli yüzler ve gözler, mikrokozmosun gizemini görsel bir atlasa çeviren doğa sevgisi, İslam dünyasının tasavvufi yönünü imgeleştiren yıldıznâme, falnâme, tılsım, mühür ve kaligrafik yazının plastik yapısı, vücudun el ve ayak gibi organlarına atfedilen büyüsel bir bakış, Ergin İnan’ın görsel belleğinin yansımalarıdır. Haklı olarak onun sanatı, birbirlerine bir zincir gibi bağlı kültürlerin yaydığı görsel ve düşünsel enerjiden beslenir: Doğu coğrafyasını soluyan bir sanatçı olarak Ergin İnan, Ön Asya’nın mistik inanç ritüelleri ile ilgilenir, Batı’nın akılcı ve eleştirel form dilinin sınırları içerisinde gezinir, “Mesnevî”nin aşk, ışık, beden ve inanç fikri ile varoluşçuluğun hayatı anlama ve anlamlandırma çabasını yan yana getirir. Ayrıca tüm insanlığı ilgilendiren yaratılış teorileri de onun resim dilini yönlendiren bir başka düşünsel açılımdır. Tarihin çok parçalı seyir ve kimliğine saygı gösteren, beden ve düşüncesini varoluşsal bir dünyanın kültürel ve düşünsel değerlerine açan bir bakış açısıdır bu. Bu nedenle İnan’ın sanatının omurgasını oluşturan insan bedeni, her şeyin merkezinde yer alan insanın sonsuzla ilişkisine dair bir işarettir. Kimi örnekte bir mihenk taşı gibi incelip uzayan bedenler, açık bir özneye denk gelmeden, gösterilemezse var olmayan bir içerik olarak gönderme yapar. Bu, açık bir kişilik değil, görüntüye dönüşen bedenin ve zamanın iç bilincidir.