HÜSEYİN ZEKAİ PAŞA - İNCİRLİ NATÜRMORT
HÜSEYİN ZEKAİ PAŞA - İNCİRLİ NATÜRMORT
HÜSEYİN ZEKAİ PAŞA 1860-1919
İncirli Natürmort
Eski Türkçe ve Fransızca imzalı
27 Ağustos Rumi 1326 (1910) tarihli
Tuval üzerine yağlıboya
Restore edilmiş
46 x 55 cm
HÜSEYİN ZEKAİ PAŞA 1860-1919
Türk resimlerinin en kuvvetli kurucularından 1883’de Hüseyin Zekai Paşa, Harbiye
Mektebi’nin piyade sınıfı mezunlarındandı. Hüseyin Zekai Paşa’nın resim yeteneği
Harbiye Mektebi’nde (Kuleli Askeri Lisesi), Osman Nuri Paşa ve Şeker Ahmed
Paşa’nın resim derslerinde ortaya çıktı. 1882’de öğrenciyken yaptığı, yaz mevsiminde
Boğaziçi’nin donanma gecesindeki halini konu alan tablo, mektep nazırlığı tarafından
saraya takdim edildi. Sultan II. Abdülhamid’in takdirini kazandı. Bu başarısıyla, 1883’de
Şeker Ahmed Paşa’nın yanına hünkar yaveri olarak atandı. Mütevazi tavrıyla tanınan
Zekai Paşa’nın saraydaki hayatı oldukça sessizdi. 1906’da Şeker Ahmed Paşa’nin
ardından saray ressamlığına ve yabancı konuklar teşrifatçılığına atandı. Hüseyin Zekai
Paşa, Askeri inşaat Komisyonu reisliği görevinde bulundu. Yıldız Sarayı’nda, Mahmut
Şevket Paşa denetimi altında düzenlenmekte olan “Esleha Müzesi” komisyonunda üye
olarak görev yaptı. Bu yıllarda, Alman İmparator’u Wilhelm’in Suriye gezisine, asar-
1 antika mütehassısı olarak katıldı. 1913’te “ Mübeccel Hazineler” adlı, eski eserleri
inceleyen kitabını tamamladı. Hüseyin Zekai Paşa, batı sanatkarlarını, Rönesans dönemi
sanatçılarının eserlerini dikkatle inceleyerek, onların sanat tarz ve üsluplarını öğrendi.
Avrupa’ya gitmemiş olsa da, olağanüstü bilgisi ve birikimi vardı. Resim çalışmalarında
fotoğraflardan da yararlanırdı. Manzara tabloları empresyonist bir seziş ile açık havanın
ferahlığına ve tabiatın gösterdiği her renk ahengi ile bağlıydı. Seçme renkler kullanmakta
ustaydı. Asker okulu çıkışlı bir sanatçı özelliği gösteren Hüseyin Zekai Paşa göz ve bilek
gücüyle kendi üslubunu başarıyla yarattı. Natürmortları, manzaraları ve mimari anıtlar
karşısında yaptığı görkemli eserleri o dönemi aydınlattı. “Yıldız Sarayı Bahçesi’nden”,
“Söğüt Ertuğrul Gazi Türbesi”, “İstanbul Resim Heykel Müzesi Koleksiyonu’nda bulunan
1905 tarihli Ayasofya Camii Hünkar Mahfili”, “Ayasofya Hünkar Mahfili”, “1904 tarihli
Ayasofya Şadırvanı” ve iş Bankası Koleksiyonu’nda yer alan “Sultan IlI. Ahmet Çeşmesi”,
Sakıp Sabancı Müzesi Koleksiyonu’nda yer alan “Karpuzlu Natürmort”, “Güllü Natürmort”,
“Erenköy’de Köşk”, bu eserlerin başında gelir. Zekai Paşa, eski Türk eserlerine eşyalarına
son derece meraklıydı. Türk eşyalarıyla süslü atölyesi bir müzeyi andırırdı. Oymalar,
yazmalar, tezhipler, divitler ilgi alanı içindeydi.